Kim Kopya Çekiyor? İlber Ortaylı mı Kürt Çocukları mı?


Geçen gün internette şöyle bir haber ile karşılaştım: “Topkapı Müzesi Müdürü tarihçi Prof. Dr. Ortaylı, MHP’nin Siyaset ve Liderlik Okulu eğitim faaliyetleri çerçevesinde, parti genel merkezinde düzenlenen “Türk Devleti’nin Tarihi Temelleri” konulu söyleşiye katıldı. Ortaylı, burada yaptığı konuşmada Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yapılan üniversite sınavlarında kopya çekildiğini ve ‘ehil olmayan’ öğrencilerin iyi üniversiteleri kazandığını öne sürdü. Ortaylı, “Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki üniversiteye giriş sınavlarında açık şekilde kopya çekiliyor” diyerek, “Böylelikle iyi okullara ehil olmayan öğrenciler geliyor. Bunun açtığı gediği Galatasaray Üniversitesinde ben hissediyorum. İmtihanların asayişini iyi kontrol etmeliyiz” dedi.
Esasen Öcalan’ın DTP için önerdiği “siyaset akademisi”ni önce AKP daha sonra ise MHP hayata geçirdi. Öcalan nerdeyse her konuşmasında siyaset akademisi hususunu dile getiredursun DTP/BDP cephesinde ciddi bir adım atılamadı. Kuşkusuz ki faşizmin kucağına gidip “yaşasın halkların kardeşliği” gibi bir cümle kurmasını Ortaylı’dan beklemiyorduk ancak Ortaylı’nın liberal kılıklı ırkçı söylemi, Kürt çocukları ve devletin zihniyeti açısından irdelenmeye değer. Eğitimde anadili kullanım hakkını savunmasını İlber Ortaylı’dan beklemiyorduk ancak bir öğretim üyesi olarak eğitimdeki fırsat ve imkân eşitsizliğine değinmesini normal karşılayabilirdik. Sanırım Ortaylı ertesi gün Taraf gazetesinde yayımlanan Hakkarili çocukların okula gidiş serüvenini görünce bir vicdan muhasebesi yapmıştır.
İlber Ortaylı, fikirdaşları Murat Bardakçı ve Erhan Afyoncu, tescilli ırkçı Fatih Altaylı ile bir olup “Türk demeye cesaret edemiyoruz” diye programlarında “kırılmış” aydın rolünü oynuyor. Mağdur olmayanın durup dururken “ben Türküm deme isteği” 90 yıldır zaten hüküm sürüyor. Ancak kısmen de olsa eskisi gibi kopya çekemiyor ve ezbere konuşamıyorlar. Sanırım rahatsızlıklarının temel sebebi bu.
İlber Ortaylı’nın yukarıdaki görüşü “Türk çocukları üniversiteye Kürt çocukları hapse” gibi saçma bir zihniyeti savunur nitelikte. Irkçığın sınır tanımaz yaklaşımı, liberal söylemli demokrasi manipilasyoncuları tarafından da büyük oranda destekleniyor aslında. Bunlara göre Doğu ve Güneydoğu’daki öğrencilere üniversitelerin kapısını kapatmak gerekiyor. Oysaki Doğu ve Güneydoğu’daki öğretmen de bu zihniyetin, bina da, sınav sorusu da. Ortaylı’nın bir eğitimci ve de tarihçi olarak ürettiği bu ötekileştirici söylemden yola çıkacak olursak Doğu ve Güneydoğu’daki öğrencilerin üniversiteye girme hakkının kaldırılması gerekiyor. Bu da yetmezse okul çağına gelmiş her Kürt gencini hapse atmalı. Yok eğer bu da yetmezse sınav esnasında öğrencilerin başına asker ve polis dikmeli. (Nitekim Ortaylı, “asayiş” kelimesini kullanıyor.) Bu da çare olmazsa Kürdistan’daki üniversite sınavlarını askeri birliklerde yapmalı. Bu da yetmezse “Türk öğrencisi Türk üniversitelerine Kürt kökenli öğrenciler Erbil ya da Süleymaniye Üniversitesi’ne” adlı bir kampanya başlatmalı.
İlber Ortaylı’nın “Prof. Dr. unvanı” altına gizlediği ırkçı bakış açısı, belki de bir sonraki seçimde kendisine milletvekilliği teklifine vesile olabilir ancak Ortaylı ve türdeşleri, sayıları artık binlerle ifade edilen Kürt çocuklarının neden okul yerine hapishanede yıllarca tutulduğunu sorgulamak istemez. Mesela İlber Ortaylı mademki kaliteli eğitim taraftarı o halde hapishanelerdeki Kürt çocuklarına karşılaştırmalı ve de objektif Kürt ve Türk tarihi dersi vermek ister mi acaba? Mesela üniversiteye girişteki tarih sorularının bir kısmı da Kürt tarihinden sorulsa hangi soruları sormak isterdi Ortaylı?
İşin acı yanı ise hiçbir üniversitenin Ortaylı’nın bu açıklamasından rahatsız olmaması. Eskiden “ferman devletinse üniversiteler bizimdir.” gibi bir slogan atılırdı. Ortaylı ise “ferman da bizim üniversiteler de” demeye getiriyor lafı. Ortaylı, bu savını Galatasaray Üniversitesi’nde "boğazı seyredip çayını yudumlarken" gökten kafasına kızıl mı kızıl bir elma düşünce icat etmiş. Tabi elma kafaya düşünce hissetmiş! Sonrasında ise marifetini MHP'nin siyaset ve liderlik akademisinde dile getirmiş. Meğerse Ortaylı demek istermiş ki "eğer MHP iktidara gelirse" Doğu ve Güneydoğu'dan üniversite sınavına giren her öğrencinin başına bir asker dikile!
Anadili problemine, maddi ve manevi tüm hak ihlallerine rağmen Galatasaray Üniversitesi’ne girmeyi başaran gençleri tebrik edeceğine onları ötekileştiren Ortaylı’nın 90 yıllık kopya çekme ve ezber geleneğinin temsilcilerinden biri olduğunu söylemek yanlış olmasa gerek. Aydın kılıklı çoğu öğretim üyesi ve gazete yazarı, gerçekleri görmezden gelerek keselerini doldururken Kürdistan’daki çocuklar, anadillerini konuşamamanın, okuldaki, sokaktaki, hapislerdeki şiddetin mağduru olmaya devam ediyorlar. Ancak o çocuklar bir şeyi iyi başarıyorlar. O da “90 yıllık ezber ve kopya geleneğini alt üst etmek”tir.


Not: Bu yazı http://kulturelcogulcugundem.com/ sitesinde yayınlanmıştır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yolun Sonu Görünmüyor

Üstünlük İdeolojisi ve Ötekinin Gücü